GAZİ OSMAN PAŞA

Plevne, Tuna Nehri kıyısında, içinde Bulgarlar ve Osmanlıların kardeşçe yaşadığı küçük, şirin bir kent. Plevne küçük ama Rus Çarı II. Aleksandır’ın hayali büyük. Dünyaya, Bulgarların Osmanlılarca katledildiği yalanını yayıp burayı işgal etmek niyetinde… Osmanlı ‘hasta adam’sa ve Plevne küçük bir kentse, bunu başarmak çocuk oyuncağı diye düşünür Çar. Fakat işler sandığı gibi yolunda gitmez. Zira hesaba katmadığı kadar güçlü, zeki, kararlı ve inançlı bir başkumandan vardır karşısında: Gazi Osman Paşa!

Kuşatma 1453, Yavuz ve Kanuni romanlarıyla büyük bir okuyucu kitlesine ulaşan, ödüllü romancı Okay Tiryakioğlu, ilk tarihi romanı Gazi Osman Paşa’da efsane savunmayı bütün çıplaklığıyla resmederken, “Galibiyet bir vehimdir!” fikrinden hareketle “savaş”ı sorguluyor.

“İyi bak, dumanlar içindeki harp alanının üzerinde gezinen şu leş kargalarını görmüyor musun? İşte, tüm savaşların tek galibi onlar.”

 

Yazarın tarihi roman alanındaki başarısının ilk izlerini gördüğümüz Gazi Osman Paşa romanında aksiyon sahneleri bir film sahnesi gibi ayrıntıyla işleniyor. Okay Tiryakioğlu bu kitabında kurguya verdiği önemin yanında okurlarını savaş üzerine düşündürerek romanını çok boyutlu bir esere dönüştürüyor.

“İyi bak, dumanlar içindeki harp alanında üzerinde gezinen şu leş kargalarını görüyor musun? İşte, tüm savaşların tek galibi onlar.“

* Ödüllü yazar Okay Tiryakioğlu, "günümüzün Peyami Safa'sı" olarak nitelendiriliyor. * Türk tarihinin erken dönemlerine yönelik ilgi giderek arttığı için bu kitap okurların ilgisini çekecek bir içerikte. * Yazdığı romanlarla Osmanlı tarihini okuruna sevdiren Okay Tiryakioğlu, bu kitapla Türk tarihinin önemli coğrafyalarına gidip dönemin resmini çekiyor.